Aft, ağız içinde oluşan ağrılı ülserleşmiş lezyonlara denir. Genellikle yanak
ve dudak mukozası, dilin üzeri, yumuşak damak, diş eti ve farenkste oluşan
solgun sarımsı kırmazı haleyle çevrili lezyonlardır. Ağız hastalıkları
arasında aftlar oldukça sık görülür. Toplumda ortalama % 20 düzeyinde
etkili olan bir rahatsızlıktır.
Büyüklüğü yarım santimi geçmeyenlere minör aft, bundan büyüklere de majör
aft adı verilir. Minör aftlar genellikle 10 gün içinde kendiliğinden
geçer. İyileşme sırasında tekrar çıkması da söz konusudur. Genellikle tek
olarak oluşsalar da, bazen çoklu aftlar da görülebilir.
Ancak majör aftlar ya da sayıca fazla olanlar kişinin yaşam kalitesini
olumsuz şekilde etkiler. Aftların ortay çıkışında çok sayıda etken rol
oynayabileceği gibi, bazen nedensiz olarak oluşabilir. Burada en önemli detay aftın yıl içinde üçten fazla atak halinde
çıkması halidir. Bu gibi durumlarda mutlaka altta yatan etkenler
araştırılmalıdır. Aft oluşumu kişide gülmeyi, konuşmayı, hatta çiğnemeyi
bile zorlaştırır.
Ağrılı olduğundan, kişinin eylemleri tamamen etkilenir. Aftı etkileyen,
seyrini kötüleştiren çok sayıda etken olduğu bilinmesine rağmen, kesin
oluş sebebi tespit edilememiştir. Virüs yada bakteri kökenli olmadığından,
lokal yayılım ya da başkasına bulaşma gibi sorunlara neden olmaz. Aft
bulaşıcı değildir.
Aft oluşumunu tetikleyen faktörler
Stres: Stres vücuttaki çok sayıda
hastalığın tetikleyicisi bir faktördür. Yüksek tansiyon, migren, gastrit
gibi rahatsızlıklardaki gibi stres aft oluşumunun nedenleri arasında kabul
edilir.
Besinler: Ağız mukozasının tahriş
olmasına neden olabilecek turşu, turunçgiller, cips, sirke, baharatlar gibi
besinler aft oluşumunu hızlandırabilir. Aynı zamanda alerjik etki
yapabilecek çikolata, elma, peynir, fındık, arpa, çavdar, kara buğday,
kabuklu deniz canlıları, domates, soya, incir gibi besinlerde aft oluşumunda
etkili olabilir.
Travma: Ağızda dudağın, dilin
ısırılması, yiyeceklerin sertliğinden oluşan tahriş, diş fırçasının hatalı
sertçe kullanımı, protezler gibi etkenler ağızda travmaya neden olabilir.
Bunlar aft oluşması için uygun zemin hazırlar.
Hatalı diş macunu kullanımı: Üreticiler diş macunlarının içeriğinde temizleme özelliğinin arttırılması
amacıyla köpük yapıcı etki gösteren maddelerin ilave edilmesi, ağızda
mukozanın tahriş olmasına neden olabilir. Bu tür diş macunlarının
kullanılması aft oluşumu için ortamı hazırlayabilir.
Sistematik hastalıklar: Özellikle
behçet hastalığında genital ülser, lokositoz gibi belirtilerin yanı sıra
ağızda meydana gelen tekrarlayıcı aftlar görülür. Ayrıca otoümmin
hastalıklarda, malign hastalıklarda da böyle tekrarlayıcı aftlar
oluşur.
Bu etkenlerin dışında demir eksikliği, B12 vitamini eksikliği, tütün
çiğneme, sigara içme gibi etkenlerde aft oluşumunu tetikleyici etkiler
yapar.
Aft tedavisi nasıl yapılır?
Aft fazla büyük olmadığı takdirde kendiliğinden tedaviye gerek kalmadan
7-10 günde iyileşebilir. Aft sorunu karşısında alınacak bazı önlemler hem
ağrıyı azaltacak, hem de iyileşmeyi hızlandıracaktır. Bu önlemler ise;
-
Tahriş edici, asidik etkisi olan ve sıcak besinlerin tüketiminden
kaçınmalı
-
Yemekten önce aftlar için hazırlanan anestezik kremler
kullanılabilir.
-
Aftın başlangıç aşamasında topikal streoid uygulama ya da streoid
içerikli gargara yapılması aftın gelişimini önleyecektir. Aynı zamanda
aftın neden olduğu ağrılarda azalmış olur. Özellikle chlorhexdine
gargara aftın iyileşme sürecini kısaltır.
Aft tedavisinde antibiyotik kullanımının pek faydası olmaz. Eğer aft
oluşumları iki hafta geçmesine rağmen kendiliğinden iyileşmezse, mutlaka bir
doktora ya da diş doktoruna gidilmelidir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder