Metal Alerjisi Hakkında Önemli Bilgiler
Metal alerjisi, metalden yapılmış aksesuarlara ve takılara
bağlı olarak gelişen bir alerji türüdür. Bu alerji türü daha çok kadınlarda
görülür. Öyle ki metal alerjisi kadınların % 12 sinde görülür. Erkeklerin
ise % 6'sında görülen bir rahatsızlıktır. Norveç' te metal alerjisinin % 10
olduğu bilinir.
Metal alerjisi daha çok nikele karşıdır ve sebebi de nikelin
tuzla birleşimi sırasında erimeye müsait olmasındandır. Terin içerisinde tuz
olduğu için terleme durumunda hastalarda şikayetlerde şiddetlenme olur.
Terlemenin olmadığı durumlarda ise pek sorun olmaz. Eksik diş tedavisinde
kullanılan implantlarda nikel ve kobalt olduğu için kişilerde alerjiye neden
olur.
Bu tedaviden önce mutlaka nikel alerji testi yapılmalıdır. Böyle durumlarda
hastada yorgunluk ve halsizlik gibi şikayetler kendini gösterir. Elbiselerde
aksesuar olarak kullanılan düğmelerin, fermuarların vb. içerisinde nikel
olduğu için ciltte alerjik reaksiyon gelişebilmektedir.
Metal alerjisinin belirtileri: metal alerjisinin belirtileri
arasında daha çok metalin temas ettiği yerde kaşınma, kızarıklık ve
içi sıvı dolu kesecikler vb. vardır. Eğer uzun süredir devam eden bir
metal alerjisi varsa deride kuruluk, şiddetli kaşınma gibi şikayetler
kendini gösterebilir.
Nitel alerjisi kişide bir kere meydana geldiyse hep öyle devam eder sadece
şiddetinde değişme olabilir. Yani tamamen kurtulmak mümkün
değildir.
Metal alerjisinde tedavi: öncelikle metal alerjisi olan
kişiler mümkün olduğunca bu tarz ürünlerden uzak kalmalıdırlar. Nikel
alerjisi olup olmadığının tespiti için yama testi yapılır. Yama testinde
kişinin sırtına alerjiye neden olan en yaygın alerjen maddeleri
içerisinde ihtiva eden bir bant yapıştırılır. Yaklaşık olarak bu bant
hastanın sırtında 2 gün kalır ve 2. günün sonunda bant sökülür. Eğer kişinin
böyle bir alerjisi varsa bandın yapıştığı yerde bozuk para ebatlarında bir
kızarık egzama lekesi gözlenir. Nikel alerjisi olan kişilere antihistaminik,
kortizonlu krem ve pomadlar verilir.
Metal alerjisi olan kişiler elbise alırken metal aksesuar olmayanları
seçmelidir. Metal yerine naylon kullanılmış olanlar tercih edilmelidir.
Ayrıca takıdan dolayı alerjik reaksiyon geçirenler gümüş veya altın ( beyaz
altın olmamalı) takıları takmalıdırlar. Takıların ciltle temas ettiği
yerlere parlatıcı olan ojeleri sürmekte sağlık açısından son derece
yanlış bir uygulamadır. Çünkü terleme esnasında oje eriyecek ve ciltte
emilecektir. Nikel kuru ve çatlamamış cilde pek etki etmeyeceğinden cildin
daima kuru ve çatlak olmaması için özen gösterilmelidir. Nemlendiricileri
kullanmak bu noktada büyük önem taşıyacaktır.
Metal alerjisi bağışıklık sisteminin metal gibi kimyasal maddelere vermiş
olduğu geç tip alerjik reaksiyondur. 20. yüzyılda, sanayileşme ve modern
yaşam, metallere karşı aşırı bir cilt hassasiyetine ve dolayısıyla metal
alerjisinde artışa yol açmıştır. Nikel, kobalt ve krom üzerinde genel bir
odaklanma vardır, çünkü bu metaller en yaygın olanıdır. Çevremizde nikel,
kobalt ve krom gibi metaller her yerde bulunur.
20. yüzyılın ilk yarısında, metal ve kaplama endüstrisinde çalışan
kişiler arasında nikel alerjisi ve kontakt dermatit daha fazla görülmeye
başlamıştır. Bugün metal alerjisi denildiğinde en sık karşımıza çıkan
nikel alerjisi, çoğunlukla nikel içeren tüketici ürünlerine maruz kalma
ile açıklanmaktadır.
Metal alerjisi genel popülasyonda yüksek olduğu kadınların % 17 sinde
erkeklerin % 3'ünde nikel alerjisi olduğu tahmin edilmektedir. Ayrıca %
1-3 arasında da kobalt ve krom alerjisi görülebilir. Titanyum gibi yeni
metallere de alerjilerin olduğu yakın dönmede gösterilmiştir. Dermatit
şikayeti olan hastalarda bu oran daha yüksek görülmektedir.
METAL ALERJİSİ NASIL GELİŞİR
Metal alerjisi gelişmesinde genetik yatkınlık araştırılmıştır özellikle
nikel alerjisi olanlarda birçok gen üzerinde durulmuşsa da net bir gen
saptanamamıştır.
Metal alerjisi esas olarak çevresel bir bozukluk olmasına rağmen bazı
genetik komplekslerdeki mutasyonların nikel alerjisi ile deri yanıtının
bozulması arasında bir ilişkili olduğunu göstermektedir.
Son zamanlarda, filagrin gen kompleksindeki mutasyonların nikel alerjisi
veya metal alerjisine bağlı dermatiti bulunan hastalarda
gösterilmiştir.
Metal alerjisi , metal iyonlarıyla tekrar tekrar veya uzun süreli cilt
temasını takiben gelişir . Metal iyonları ciltte bir bağışıklık tepkisi
ortaya çıkarmadan önce, canlı deri tabakası olan epidermise erişmeleri
gerekir. Bu nedenle, normalde birçok kimyasala etkili bir engel oluşturan
cildin üzerindeki stratum corneum'un geçişini gerçekleştirmeleri gerekir.
Deride oluşabilecek hasara yol açan dış nedenleri içinde yer alan güneş
ışığı UV ışınları, deri pHsı gibi nedenler yanında derinin yaşlanması ve
vücuttaki deri bölgelerine göre nikelin doku içine girmesi değişebilir.
Tüm bunların neticesinde deride bir hasar oluştuğunda metal iyonları
derinin alt katlarına ulaşıp derideki bağışıklık sistemini
uyarabilir.
EN SIK GÖRÜLEN METAL ALERJİLERİ NELERDİR.?
Günümüzde sanayileşme ile birlikte modern hayatta her geçen gün artış
gösteren metal eşyalar ve kimyasal maddeler yeni alerjik reaksiyonların
gelişmesine yol açmaktadır.
Nikel, kobalt ve krom en yaygın kullanılan metaller oldukları için
üzerinde en çok durulan metallerdir.
Son yıllarda daha fazla kullanılmaya başlanan titanyum ile ilgili alerjik
şikayetler yayınlanmaya başlanmıştır. Özellikle implantlarda titanyum
kullanılması ile birlikte titanyum alerjilerinin artacağı
görülmektedir.
Nikel
Nikel modern hayatta çok fazla kullanılmaya başlanması 1960’lı yıllardır.
Diş dolgularında kullanılmasına bağlı olarak ağız içinde dişe bağlı
dermatit vakalarının görülmesi ile dikkatleri üzerine çekti daha sonra
diğer kullanımlarına bağlı olarak çorap askıları bölgelerinde dermatit
vakaların görülmesinde patlama yaşanmıştır sonraki yıllarda jean düğmeler
ve fermuarlardaki nikel salınımı, her iki cinste de dermatite yol açtığı
görülmüştür. 1980'li yıllarda kulak delme ve nikel kaplamalı mücevher
kullanımının popülaritesi artması kadınların büyük bir bölümünde nikel
alerjisi ve dermatiti görülmesine yol açmıştır.
Avrupa da bir çok ülke nikel kullanımı kısıtlamak için yasal düzenleme
yapmıştır bu şekilde nikel kullanımı azalsa bile nikelin bir çok yerde
kullanımı mevcuttur. Bugün, yeni nikel alerjisi kaynakları örneğin
kulaklıklar, cep telefonları ve çocuk giyim eşyalarındaki bağlantı
elemanları içinde olabildiği görülmüştür.
İş yerlerinde gerekli önlemler alınmasına rağmen mesleki nikel maruziyeti
halen sorun olmaya devam etmektedir. Son olarak, Avustralya'da yapılmış
bir araştırma, dermatiti olan kadın hastalarda nikelin en yaygın mesleki
alerjen olduğunu, erkekler arasındaysa 10 sırada mesleki alerjen olduğunu
gösterdi.
Krom
Krom alerjisinin en önemli nedeni, mesleksel olarak çimentoya maruz
kalmaktır. İlk olarak inşaat işçilerinde görülen krom dermatiti daha sonra
çimentoya maruz kalma nedeniyle arttığı görülmüştür.
1983 yılında demir sülfatın çimentoya zorunlu olarak eklenmesi, suda
çözünür altı değerli kromun miktarını ve Danimarka'daki inşaat işçilerinde
krom alerjisinin yaygınlığını azalttı 2005 yılında, 2 ppm'den fazla altı
değerlikli krom içeren çimento pazarlamasını ve kullanımını sınırlayan bir
Avrupa Birliği üyesi ülkelerinde çimentoya bağlı krom dermatiti azaldığı
görülmüştür.
Çimentoya maruz kalmanın yanı sıra mesleki krom maruziyeti, boya
maddeleri, metal alaşımlar, çanak çömlek boyaları ve pas önleme maddeleri
ile temastan kaynaklanabilir. Özellikle çilingirlerde marangozlar ve
kasiyerde krom ellerinde yaygın olarak bulunduğu saptandı. Vidalar ve
bağlantı parçaları gibi kromajlı metal ürünlerin temasında krom alerjisi
için bir tehlike olduğunu gösterdi.
Son zamanlarda, krom maruziyeti mesleki bir sorundan çok biz tüketiciler
için probleme dönüşmüştür. Günümüzde, küresel deri üretiminin yaklaşık %
90'ı krom sülfatlarla oluşmaktadır. Almanya da yapılan kontrollerde 850
deri eşyanın yarısından fazlasının altı değerli krom içerdiğini ve altıda
birinde 10 mg'dan fazla krom içerdiği gösterilmiştir. Krom alerjik
hastaların çoğunun, bitmiş deri ürünlerindeki krom maruziyetini takiben
oluştuğu görülmektedir. Deri ürünlerindeki krom nedeniyle kontakt dermatit
oluştuğu kabul edildiği edilmektedir.
Kobalt
Kobalt alaşımların, mıknatısların, protezlerin, boyaların, pigmentlerin
ve mücevherlerin üretiminde kullanılan bir metaldir. Kadınlarda görülen
kobalt alerjisine bağlı dermatitin en sık nedeni mücevheratta nikel
alaşımlarıyla karıştırılan kobalt kullanımıdır.
Nikel ve kobalta eş zamanlı alerji, görülmesinin nedeni çapraz reaktivite
yerine kosensitizasyon ile açıklanmaktadır.
Dental alaşımlarda artan kobalt kullanımı, daha önce gözden kaçmış
olabilecek bir duyarlanma kaynağı olabilir.
Sert metal işçilerinde, cam ve seramik endüstrisinde ve ressamlar
arasında izole edilmiş kobalt alerjisi gözlemlenmiştir. Kobalt mesleki
maruziyet neticesinde izole olarak görülebileceği gibi nikel alerjisi ile
birlikte de görülebilir.
Titanyum
Titanyum alerjisi genelde pekiyi bilinmemekle birlikte, tüm hastaların
yaklaşık % 4'ünün alerjik olacağını bildirmiştir. Titanyum alerjisi olan
kişilerde semptomlar çok farklı ve değişken olabilir. Bunlar basit deri
döküntülerinden kontakt dermatite veya kas ağrısından ve kronik yorgunluğa
kadar değişebilir.
İmplantlardaki titanyuma (Ti) maruz kalma ve kişisel bakım ürünlerinden
nanopartikül (NP) olarak kullanılan titanyuma maruz kalma en sık titanyum
alerjisi nedenleridir.
Titanyum dioksit (TiO 2 ), bazı insanlarda alerjileri tetiklemesine
rağmen, toksik olmadığı için tüketici ürünlerinde yaygın olarak
kullanılmaktadır. Kağıt ve boya parlak ve beyaz hale getirdiği için "inci
ajan" olarak bilinir. Titanyum dioksit için gıda maddeleri, haplar ve
kozmetik ürünlerinin içeriğinde olabilir özellikle titanyum içeren
ürünler
Ortopedik ve cerrahi implantlar.
Diş Hekimliği: Diş implantlarında ve kompozitlerdeki renkli pigment
olarak.
Güneş koruyucu maddeler: ince titanyum dioksit, güneşten gelen zararlı
ultraviyole ışınları engeller.
Şekerlemeler: Şekerin daha parlak görünmesini sağlar ve örneğin
çikletlerde bulunabilir.
Kozmetik: makyaj rengini aydınlatmak ve yoğunlaştırmak için kullanılır.
Göz farı, allık, oje, losyonlar, ruj ve tozlarda düzenli olarak
bulunur.
Diş macunu: Diş Macunu'nu daha beyaz hale getirmek için bir pigment
maddesi olarak kullanılır.
Boya: TiO 2 , kaplamaların dayanıklılığını geliştirir ve beyaz renk
verir.
Plastik taşıyıcı torbalar: dayanıklılığı artırır ve beyaz renk
verir.
Tıbbi haplar ve vitamin takviyeleri de beyaz kaplamayı titanyum
dioksitten alabilir.
Piercing ve Mücevherat: saatler ve vücuda delici her türlü ürünün içinde
bulunabilir.
Birçok insanın Titanyuma maruz kalmasının ağırlıklı olarak diş ve tıbbi
implantlardan, kişisel bakım ürünlerinden ve gıdalardan geldiğine
görülmektedir. Ti, diğer metallere kıyasla oldukça biyolojik olarak uyumlu
olduğu düşünülmesine rağmen, özellikle diş implantlarında yer alan
titanyum muhtemelen belirli koşullar altında biyolojik sıvılar ve
dokuların içinde serbest kalabilir.
Çalışmaların birçoğunda titanyum saf Ti, alaşım veya Ti oksit gibi
nanopartikül şeklinde cilt bariyerine nüfuz etmemektedir. Bununla
birlikte, ağız mukozasında Ti penetrasyonunun belirtileri
görülmüştür.
Tip IV aşırı duyarlılığın saptanması için mevcut Ti preparatları ile yama
testinin hali hazırda Ti için yetersizdir. Lenfosit uyarımı testleri de
dahil olmak üzere kontakt alerjisi tespiti için birkaç başka yöntem
önerilmiş olmasına rağmen, henüz genel kabul görmemiştir ve Ti alerjisi
tanısı öncelikle klinik değerlendirmeye dayanmaktadır.
Ti alerjisi tanısı öncelikle klinik değerlendirmeye dayanmaktadır. Klinik
alerji ve advers olaylarla ilgili raporlar nadiren yayınlanmaktadır.
Bunun, nedeni bu metale olası reaksiyonların farkında olunmaması nedeniyle
olup, saptama yöntemlerinde zorluklar veya metal aslında nispeten güvenli
olduğu düşünülmesinden kaynaklanmaktadır.
Altın, Paladyum ve Alüminyum
Paladyum ve altın genellikle diş restorasyonlarında ve mücevheratlarında
kullanılır. Koroner stent ve romatizmal tedavi için altın da
kullanılmaktadır. Mesleki paladyum maruziyeti elektronik ve kimya
endüstrisinde meydana gelebilir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder