Ameliyat sonrası gaz nasıl çıkartılır, Ameliyat sonrası beslenme, insan vücudu için oldukça çok yararlı ve önemlidir. Çabuk iyileşmesi ve vücudun daha çabuk toparlanması açısından önemi büyüktür.
Ameliyat sonra kullanılan bazı ilaçlar, bağırsaklarımızda sindirime yardımcı olan iyi huylu bakterilerin sayısını azaltmaktadır. Dolayısıyla normalde sindirimi kolay olan gıdaların bile zor sindirilmesine neden olabilmektedir. Bu durum aşabilmemiz için kolay sindirilen ve bizleri zorlamayacak gıdalara ve besin lifi bakımından da zengin yiyeceklere başvurmamız da yarar vardır.
Örneğin; elma, portakal, muz, şeftali, armut gibi meyveler ve koyu yeşil yapraklı sebzeler hem vitamin açısından, hem de besinleri bakımından oldukça zengin gıdalardır. Gaz çıkarılmasında en etkili yöntem; kayısı hoşafıdır. Bu hoşafın tüketilmesi durumunda vücudumuzun da yardımıyla gaz sorununun ortadan kalktığını görmüş olacaksınız.
Bu gaz çıkarma o gaz çıkarma değil, hemen yüzünüzü buruşturmayın. O gaz çıkarma epey sağlıklıdır. Cerrah arkadaşlarımdan biliyorum; ameliyat sonrası hastalarını dolaşıp her şeyin yolunda olduğuna dair bir müjde gibi beklerler onu.
Bu gaz çıkarma geğirme! O, o kadar sağlıklı değilmiş işte… Bizim ortaokul lise arkadaşlarının sosyal medya grubundan öğrendim.
Olasılıkla siz de böyle bir gruba üyesinizdir; sosyal medya mecralarında insanların bir tanışıklık ve ilişki etrafında toplandığı pek çok grup var; bir tıkla bütün grup üyelerine ulaştığınız. Bizim sınıf grubu, o sınıflarda okuduğumuz, aynen o yaşlarımızdaki gırgır şamata yaptığımız pek neşeli bir grup(tu). Çocuklarımızdan çok çocuklaştığımız bir grup!
Gruptakilerin hepsi “okumuş çocuklar” ya; kimi hekim, kimi mühendis, kimi hukukçu, kimi bankacı, kimi üniversitede hoca, kimi AB uzmanı, ne zaman hangi konuda bir soru(nu)muz olsa, ortaya yazıyor, uzmanından yanıt bekliyoruz.
Geçenlerde bir arkadaş, internette sodanın faydaları üzerine bir şeyler okumuş. “Annem her gün bir şişe soda içti, bakın neler oldu?” diyen ve o gazlı içeceğin her derde deva olduğunu anlatan bir tür reklam aslında. “Ne dersiniz bizde içelim mi?” sorusuna bir hekim arkadaşımızdan yanıt geldi:
“Gazların soğukta ve basınç altında çözünürlüğü artar. O nedenle bu içeceklerde ‘Soğuk içiniz’ uyarısı vardır. Son yayınlarda özafagus alt uç ve kardia CA’ların (kanser demek galiba) en önemli nedeni bunların sık kullanımının yaptığı gros reflüdür. Birkaç yıl öncesine kadar yurtdışına aqua naturale (doğal kaynak suyu) yerine hep gazlı su satılırdı. Bunların ve tüm gazlı içeceklerin satışı azalınca bu provokasyonlar başladı. Geğirme rahatlama değil, aksine tehlikelidir. Mideye inen soğuk gaz sıcak ortamda çözünürlüğünü yitirir ve dışarı çıkar. Siz de ‘Oh rahatladım’ dersiniz. Ama tüm mide asidi yukarı alt uça kaçar.”
Bir uyarısı daha vardı hekim arkadaşımızın, “İyidir diye neyi satmaya çalışıyorlarsa, iyi düşünün. O yayınlar pazarda bir tıkanma sonucu olabilir.” Hekim değil, iktisatçı sanki!
Bizim neşeli grup tepeden tırnağa öfkeye kesmiş durumda bu aralar. Anıtkabir’e çocuk parkı mı, Emekli Albay Hasan Atilla Uğur’un; Güneydoğu’da İngiliz ajanlar cirit atıyor, ikinci ve çok daha kanlı darbe girişimi kasım ayını geçmez analizleri mi, kısacası memlekette ne varsa gündemi meşgul eden, bizi de büyük öfke patlamalarına sararak meşgul ediyor.
Birkaç yıl önce, bu köşede Necmi Erdoğanların yoksulluk çalışmalarına göndermeyle “implosion” kavramından söz etmiştim. “Yoksulluğun Halleri” çalışmalarında, bizim garip gurebanın bıçak kemiklerine dayandığı hallerde bile dışarıya zarar verecek şekilde patlamadığını (explosion), vurup kırmadığını, çalıp çırpmadığını, ne ederse kendine ettiğini, bir tür ‘içe göçme’, içe dönük ve yalnızca kendine zarar veren bir patlama yaşadığını anlatmak için kullanmışlardı ‘implosion’ı.
Son yıllarda, bu “implosion” halinin yalnızca yoksullara değil, okumuş hali vakti yerinde kesimlere de sirayet ettiğini görüyorum. Kimi memleketi terk ediyor, kimi kendi içinde öfke patlamaları yaşıyor. Ne yazık ki, hissiyatlarını dönüştürücü bir örgütlü mücadeleye kanalize edecek muhalif yapılar göremiyor, bulamıyorlar.
Bu muhalefet aktörlerinin üzerinde iyi düşünmesi gereken bir konu! Özellikle ana muhalefet partisi, güven veren ve “eylemli bir muhalefet” çizgisi izlese, sınıfsal olarak da kendisine yakın, eğitimli, hali vakti yerinde kesimleri etrafında toplayabilecek.
Dışa dönük değiştirici bir enerjiye dönüşmeyen, içe göçmelere yol açan bu öfke hallerimiz, iktidar için bulunmaz nimet.
Biz öfkelerimizi geğirme sonrası “Oh rahatladım” diyenler gibi bir tür “gaz çıkarma”ya dönüştürdükçe, şikâyetçi olduğumuz iktidar da rahatlıyor. Gerçekten “Oh” diyebilmenin yolu, yalnızca örgütlü muhalefetten, birlikte değiştirip dönüştürme çabasından geçiyor. Aksi halde, gaz çıkarıp “Oh” dediğimizle kalıyor, sadece gaz çıkarıp düzenin basıncını alıyoruz!
Bu gaz çıkarma o gaz çıkarma değil, hemen yüzünüzü buruşturmayın. O gaz çıkarma epey sağlıklıdır. Cerrah arkadaşlarımdan biliyorum; ameliyat sonrası hastalarını dolaşıp her şeyin yolunda olduğuna dair bir müjde gibi beklerler onu.
Bu gaz çıkarma geğirme! O, o kadar sağlıklı değilmiş işte… Bizim ortaokul lise arkadaşlarının sosyal medya grubundan öğrendim.
Olasılıkla siz de böyle bir gruba üyesinizdir; sosyal medya mecralarında insanların bir tanışıklık ve ilişki etrafında toplandığı pek çok grup var; bir tıkla bütün grup üyelerine ulaştığınız. Bizim sınıf grubu, o sınıflarda okuduğumuz, aynen o yaşlarımızdaki gırgır şamata yaptığımız pek neşeli bir grup(tu). Çocuklarımızdan çok çocuklaştığımız bir grup!
Gruptakilerin hepsi “okumuş çocuklar” ya; kimi hekim, kimi mühendis, kimi hukukçu, kimi bankacı, kimi üniversitede hoca, kimi AB uzmanı, ne zaman hangi konuda bir soru(nu)muz olsa, ortaya yazıyor, uzmanından yanıt bekliyoruz.
Geçenlerde bir arkadaş, internette sodanın faydaları üzerine bir şeyler okumuş. “Annem her gün bir şişe soda içti, bakın neler oldu?” diyen ve o gazlı içeceğin her derde deva olduğunu anlatan bir tür reklam aslında. “Ne dersiniz bizde içelim mi?” sorusuna bir hekim arkadaşımızdan yanıt geldi:
“Gazların soğukta ve basınç altında çözünürlüğü artar. O nedenle bu içeceklerde ‘Soğuk içiniz’ uyarısı vardır. Son yayınlarda özafagus alt uç ve kardia CA’ların (kanser demek galiba) en önemli nedeni bunların sık kullanımının yaptığı gros reflüdür. Birkaç yıl öncesine kadar yurtdışına aqua naturale (doğal kaynak suyu) yerine hep gazlı su satılırdı. Bunların ve tüm gazlı içeceklerin satışı azalınca bu provokasyonlar başladı. Geğirme rahatlama değil, aksine tehlikelidir. Mideye inen soğuk gaz sıcak ortamda çözünürlüğünü yitirir ve dışarı çıkar. Siz de ‘Oh rahatladım’ dersiniz. Ama tüm mide asidi yukarı alt uça kaçar.”
Bir uyarısı daha vardı hekim arkadaşımızın, “İyidir diye neyi satmaya çalışıyorlarsa, iyi düşünün. O yayınlar pazarda bir tıkanma sonucu olabilir.” Hekim değil, iktisatçı sanki!
Bizim neşeli grup tepeden tırnağa öfkeye kesmiş durumda bu aralar. Anıtkabir’e çocuk parkı mı, Emekli Albay Hasan Atilla Uğur’un; Güneydoğu’da İngiliz ajanlar cirit atıyor, ikinci ve çok daha kanlı darbe girişimi kasım ayını geçmez analizleri mi, kısacası memlekette ne varsa gündemi meşgul eden, bizi de büyük öfke patlamalarına sararak meşgul ediyor.
Birkaç yıl önce, bu köşede Necmi Erdoğanların yoksulluk çalışmalarına göndermeyle “implosion” kavramından söz etmiştim. “Yoksulluğun Halleri” çalışmalarında, bizim garip gurebanın bıçak kemiklerine dayandığı hallerde bile dışarıya zarar verecek şekilde patlamadığını (explosion), vurup kırmadığını, çalıp çırpmadığını, ne ederse kendine ettiğini, bir tür ‘içe göçme’, içe dönük ve yalnızca kendine zarar veren bir patlama yaşadığını anlatmak için kullanmışlardı ‘implosion’ı.
Son yıllarda, bu “implosion” halinin yalnızca yoksullara değil, okumuş hali vakti yerinde kesimlere de sirayet ettiğini görüyorum. Kimi memleketi terk ediyor, kimi kendi içinde öfke patlamaları yaşıyor. Ne yazık ki, hissiyatlarını dönüştürücü bir örgütlü mücadeleye kanalize edecek muhalif yapılar göremiyor, bulamıyorlar.
Bu muhalefet aktörlerinin üzerinde iyi düşünmesi gereken bir konu! Özellikle ana muhalefet partisi, güven veren ve “eylemli bir muhalefet” çizgisi izlese, sınıfsal olarak da kendisine yakın, eğitimli, hali vakti yerinde kesimleri etrafında toplayabilecek.
Dışa dönük değiştirici bir enerjiye dönüşmeyen, içe göçmelere yol açan bu öfke hallerimiz, iktidar için bulunmaz nimet.
Biz öfkelerimizi geğirme sonrası “Oh rahatladım” diyenler gibi bir tür “gaz çıkarma”ya dönüştürdükçe, şikâyetçi olduğumuz iktidar da rahatlıyor. Gerçekten “Oh” diyebilmenin yolu, yalnızca örgütlü muhalefetten, birlikte değiştirip dönüştürme çabasından geçiyor. Aksi halde, gaz çıkarıp “Oh” dediğimizle kalıyor, sadece gaz çıkarıp düzenin basıncını alıyoruz!
Gaz sancısı birçok insanın hatta bebeklerin en büyük sorunudur. Çoğu zaman önemsenmeyen gaz sancıları süreklilik arz ediyorsa ve denenen tüm yöntemlere rağmen geçmiyorsa dikkate alınmalı ve doktora başvurulmalıdır. Peki, gaz sıkışması ve nasıl çıkarılacağı konusunu merak ediyorsanız cevaplarını makalemizde sizler için derledik.
Sürekli Gaz Çıkarmak Neden Olur?
Yetişkinlerde gaz çıkartma oranı %13 ile 21 arasındadır. Gaz, sindirim sürecinin normal bir parçasıdır aslında. Buna karşılık, gaz bağırsaklarda birikirse ve onu atamazsanız sancı, ağrı ve rahatsızlık hissi olur. Gaz sancısı, şişkinlik ve yellenme sıklığı, ishale veya kabızlığa neden olan herhangi bir şey tarafından şiddetlenebilir.
Gaz Çıkarmanın En Sık Bilinen Nedenleri
- Aşırı yeme
- Çok çiğneme
- Sakız çiğnemek
- Sigara içmek
- Bazı yiyecekler
- Yiyecekleri tüketirken hızlı yemek hava yutmanıza neden olacak ve bu durumda gaz sancınızın olmasına sebep olacaktır.
- Yüksek lifli gıdalar
- Çok yağlı yiyecekler
- Gazlı içecekler
- Kızarmış ve baharatlı yiyecekler
- Düşük karbonhidrat ve şekersiz ürünler içinde yaygın olarak bulunan suni içerik maddelerini yani tatlandırıcıları kullanmaktan kaçının
- Fasulye, nohut ve mercimek gibi kurubaklagiller
- Turp, Brüksel lahanası, karnabahar ve brokoli gibi turpgillerden olan sebzeler
- Erik
- Kuru erik suyu
- Süt, peynir ve diğer süt ürünü gruplarındaki laktoz içeren besinler
- Sindirimi zor olabilen sarımsak ve soğan besinler
Gaz Sıkışmasından Kurtulmanın Yolları Gaz Çıkaramıyorum Ne yapabilirim?
- Gaz çıkarmanın en etkili yollarından birisi olan ve ilki olarak akla gelen, bir kanepe veya yatağa cenin pozisyonunda yatmaktır. Bu şekilde en az 15 - 20 dakika kadar kalmanız büyük ölçüde rahatlamanıza sebep olacaktır.
- Nane çayı, papatya çayı, sinameki otu çayı
- Elma sirkesini su ve çay gibi bir içecek ile inceltip yemeklerden hemen önce ve günde 3 defa bu karışımı için.
- Fiziksel aktivite her zaman sıkışan gazın çıkmasında yardımcı bir etkendir. Eğer bu tip gaz sorunları sürekli yaşıyorsanız düzenli olarak hareketli bir yaşam tercih etmeniz ve egzersiz yapmanız gerekir
- Karanfil yemeklerde kullanılabilen bir bitkidir. Karanfil yağı, sindirim enzimleri üreterek şişkinliği ve gazı azaltmaya yardımcı olacaktır. Bunun için bir bardak suya birkaç damla ekleyin ve yudum yudum için.
- Bağırsaklarınızı Çalıştırın: bol bol ılık su tüketin ve asla tuvaletinizi yapmak için illa evde olmayı beklemeyin, dışarıda da olsa asla tuvaletinizi tutmayın zira atılamayan dışkı gazın daha çok sıkışmasına ve daha çok gaz üretilmesine sebep olacaktır. Gaz sancınız fazla olduğu zamanlarda tuvalete çıkmayı deneyin ancak kendinizi zorlamayın, ıkınmayın
- Bitki Çaylarından Yardım Alın: Kronik ishaliniz olmadığı takdirde bitki çaylarında yardım alabilirsiniz. Özellikle zencefil çayı, nane çayı, papatya çayı, anason çayı, enginar çayı, rezene çayı, dereotu çayı, fesleğen çayı, frenk kimyonu çayı ve kimyon çayı gaz sancısını dindirmek ve gaz atmak için son derece faydalıdır.
- Karnınıza Sıcak Kompres Yapmayı ihmal etmeyin: Sıcaklık hem psikolojik olarak rahatlatıcıdır hem de karnınızdaki kasların gevşeyerek karın ağrınızın dinmesini ya da hafiflemesini sağlamaktadır. Bir sıcak su torbası, ısı bandı veyahut sıcak havluyu karnınıza yerleştirin ve bekleyin. Sıcaklık gazın bulunduğu terden yayılarak hafiflemesine, daha rahat hareket etmesine ve vücuttan atılmasına da yardım edebilir. Sıcak su torbasını ise direkt olarak cilde temas ettirmeyin, pamuklu bir beze sararak koyun.
- Bel bölgesini tamamen saran ve çok sıkan giysiler, elbiseler çıkarılmalı ve o alan rahatlatılmalıdır. Ayrıca yüz üstü uzanılarak bütün vücudun gevşemesi sağlanarak kişinin rahatlanması gerekir. Bir başka kişinin, sırtınıza ve bel çevrenize yukarıdan aşağı doğru masaj yaparak, gazın çıkmasını sağlaması gereklidir. Ayrıca masaj gazın dışarı atılmasını kolaylaşır. Bir anlamda bu durum da bebeklerin gazının çıkarıldığı duruma benzer bir eylemdir.
Gaz Sıkışmasının sık Olmasını Engelleme Yolları Nelerdir?
- Her yemekte oturun ve yemeğinizi yavaş yiyin.
- Yemek yerken ve konuşurken acele etmeyin ve hava yutmamaya dikkat edin.
- Sakız çiğnemeyi azaltın hatta gaz sancınız sık oluyorsa sakız çiğnemeyi bırakın.
- Soda ve bu gibi gazlı içeceklerden gazınız yok iken uzak durun..
- Sigara içmekten kaçının.
- Her yemekten sonra mutlaka yürümek gibi rutin egzersizler oluşturun ve bu kurala mutlaka uyun.
- Gaza neden olan yiyeceklerden en azından bir süreliğine uzak durmaya çalışarak perhiz yapın.
- İçecekleri pipetle içmekten kaçının.
- Aşırı stres, mide ve bağırsakta şişkinlik yapabilir bu sebeple stresten uzak durun.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder