Arı sütünün hammedesi; binlerce
çiçeğin çiçek poleni, bal özü ve bal arılarının enzimlerinden oluşmaktadır. Arı
sütü nedir, faydaları nelerdir?
ARI SÜTÜ NEDİR?
Arı sütü, işçi bal arılarının ürettiği kremsi beyaz
veya soluk sarımsı sütsü bir salgıdır. Tadı ekşidir ve keskin bir kokuya
sahiptir. Yaklaşık % 60 ila % 70 su, % 12 ila % 15 protein, % 10 ila % 16
şeker, % 3 ila % 6 yağ ve % 2 ila % 3 vitamin ve tuz içerir.
Arı sütü, kalsiyum, bakır, demir, fosfor, silikon,
kükürt ve potasyum gibi minerallerin yanı sıra B-ailesi vitaminleri, biyotin,
inositol, folat, nükleik asitler, gama globülin ve zenginliği gibi zengin besin
elementleri içerir. İnsan vücudunun üretemediği 8 temel amino asit de dahil
olmak üzere 17 farklı amino asite sahiptir.
Arı sütü astım, saman nezlesi, karaciğer hastalığı,
pankreatit, tip 2 diyabet, diyabetik ayak ülserleri, uyku problemleri, kanser,
yorgunluk, premenstrüel sendrom (PMS),kısırlık, menopoz semptomları, mide
ülserleri, böbrek hastalığı, kemik kırıkları, cilt bozuklukları ve yüksek
kolesterol için kullanılır. Ayrıca, yaşlanmanın etkileriyle savaşmak ve
bağışıklık sistemini güçlendirmek için de yaygın olarak kullanılmaktadır.
Çin tıbbında arı sütü, ömrü uzattığına, hastalığın
önlenmesine ve gençliğin geri kazanılmasına yardımcı olan bir madde olarak
kabul edilmektedir. Çin'deki popülerliği nedeniyle, arı sütünün en büyük
üreticilerinden biridir.
Arı sütü genellikle bitkisel bir takviye olarak
satılmaktadır. Pek çok bitkisel bileşik için düzenlenmiş üretim standartları
yoktur ve bazı pazarlanan takviyelerin toksik metaller veya diğer ilaçlar ile
kirlendiği bulunmuştur. Kirlenme riskini en aza indirmek için bitkisel sağlık
takviyeleri güvenilir bir kaynaktan alınmalıdır.
Araştırmalar, arı sütünde bulunan bazı proteinlerin
insanlarda kan basıncı seviyelerini doğrudan etkilediğini ortaya koymuştur. Bu
da protein hidrolizatı, kan basıncı üzerinde uzun süreli bir etkiye sahiptir.
Kan damarları ve kalp üzerindeki stresi azaltmak için vazodilatatör görevi
gören içinde bulunan potasyumla birleştirildiğinde, arı sütü kalp
rahatsızlıklarını önlemek için harika bir yol gibi görünmektedir.
Arı sütü alerjisi, olan insanlarda
arı sütünün kullanımı ciddi sonuçlara neden olabilir. Arı sütü çocuklardan
yaşlılara kadar herkesin faydalanabileceği bir besindir. İçerisinde pek çok
bileşen olduğundan arı sürü arılar içinde çok değerlidir.
Arı sütü 5-15 günlük arıların yutak üstü
bezlerinden salgılanan, jel kıvamında akışkan ve suda çözünebilen, ekşi ve
keskin kokulu, kremsi yapıdadır. Renginin beyaz olması ve kraliçe arının besin
kaynağı olması nedeniyle süt olarak adlandırılmaktadır.
2-3 ay ömrü olan işçi arıları sadece larva döneminde 6
gün arı sütüyle beslenirken, 5-7 yıl kadar yaşayan ve binlerce yumurta üreten
kraliçe arı hayatı boyunca sadece arı sütü ile beslenmektedir. Tübitak
araştırmalarından çıkan sonuca göre kraliçe arıların kendi ağırlıklarında
yumurta üretmeleri arı sütü ile beslenmeleri sayesindedir.
Arı sütünde A, C, D, E vitaminleri, kompleks B
vitamini (9 tane B vitamininin hepsini içerir), 22 farklı amino asit,
fosfor, selenyum, manganez, magnezyum, çinko gibi birçok önemli mineral ve
çeşitli hormon ve enzimler bulunmaktadır. İnsan metabolizmasına olumlu etkisi
olan HDA-10 içerir. Bu nedenle arı sütünün bir çok faydası bulunmaktadır.
Arı sütü alerjisi olmayan
insanlarda bile kullanım miktarı uzmanlar tarafından
belirlenmelidir. Çocuklarda ve kalp ritim bozukluğu olanlarda arı sütünün
kullanım miktarı uzmanlar tarafından belirlenmelidir. 1 yaşından küçük
çocuklarda arı sütü kesinlikle kullanılmamalıdır.
Aşırı dozda veya yanlış kullanılan arı sütünün, arı
sütü alerjisi sorununa yol açma ihtimali olduğu uzmanlar tarafından
tespit edilmiştir. Ayrıca arı ürünlerine alerjisi olanlarda arı sütü
alerjisi çıkma ihtimali çok yüksek olacağından tüketilmesi kesinlikle
önerilmemektedir.
Astım, saman nezlesi tarzı hastalık geçmişi olan
insanlarda arı sütünün, egzama, göz ve yüzde ödemler, ürtiker, kaşıntı, burun
kanaması, konjuktivit, solunum güçlüğü ve astım gibi alerjik reaksiyonlara
neden olabildiği gözlenmiştir. Bu nedenle bu hastalarda arı sütü
kullanımı kesinlikle önerilmemektedir.Bazı durumlarda anafilaksi, kronik astım
ve ölümlere neden olabilmektedir.
Arı sütü alerjisi belirtileri, İmmunoglobulin
E (IgE) kaynaklı aşırı duyarlılık bağlantılıdır.
Arı sütünün deri yoluyla alınması durumunda, deride
kaşıntı, şiddetli deri ödemleri, bulaşıcı deri iltihapları gibi alerjik
reaksiyonlar görülebilmektedir. Yada var olan deri iltihabı gibi problemlerin
şiddetini arttırabilmektedir. Bu nedenle deri iltihabı problemi olan insanlarda
kullanılması kesinlikle önerilmemektedir.
Arı Sütünün Faydaları
Kan basıncını
düzenler
Araştırmalar, arı
sütünde bulunan bazı proteinlerin insanlarda kan basıncı seviyelerini doğrudan
etkilediğini ortaya koymuştur. Bu da protein hidrolizatı, kan basıncı üzerinde
uzun süreli bir etkiye sahiptir. Kan damarları ve kalp üzerindeki stresi azaltmak
için vazodilatatör görevi gören içinde bulunan potasyumla birleştirildiğinde,
arı sütü kalp rahatsızlıklarını önlemek için harika bir yol gibi görünmektedir.
Kolesterol seviyesini
dengeliyor
Yapılan araştırmalar, sürekli olarak diyete eklenen
arı sütünün “kötü” kolesterol seviyelerinde kayda değer bir düşüşe neden
olabileceğini ve böylece ateroskleroz ve kalp krizi ve inme gibi
kardiyovasküler sorunları önlemeye yardımcı olabileceğini göstermiştir.
İnfertilite
(kısırlık) sorunlarını tedavi eder
Doğurganlık sürecinde arı sütünün tam işlevi bilinmese
de, insan doğurganlığı üzerindeki etkisinin kadının morfolojisini etkileyen ve
cinsel olarak uygun hale gelmesine yardımcı olan protein olan royalactin ile
bağlantılı olduğu düşünülüyor. Nedeni ne olursa olsun, erkeklerde sperm
üretimini ve sperm hareketliliğini arttırdığı, böylece eşin gebe kalma şansını
arttığı göstermiştir.
Kanseri önler
Arı sütünün içinde bir takım antioksidanlar vardır,
fakat özellikle BPA olarak da bilinen bisfenol A'yı inhibe etme kabiliyeti
gösterir. Bu, artan meme kanseri seviyelerine bağlı bir çevresel östrojendir.
Bu nedenle, diyetinize yeterli miktarda arı sütü ekleyerek, bu tür
kanserleri önleyebilirsiniz.
Enflamasyonu azaltır
Arı sütündeki vitaminler ve aktif enzimler, potansiyel
bir anti-inflamatuar ajan haline getirir. Bununla birlikte, aşırı ısı enzimatik
özelliklerini bozduğundan, arı sütünün yutulmaması gerkekir. İltihap ağrısını
hafifletmek için vücudun etkilenen bölgelerine topikal olarak uygulamak daha
fazla fayda sağlar.
Erken yaşlanmayı
önler
Arı sütünde bulunan antioksidanlar erken yaşlanmaya
neden olan serbest radikalleri yok etmek için çalışabilirler. Antioksidanlar
kırışıklıkları giderir, cildinize sağlıklı bir parlaklık kazandırır, saç
dökülmesini ve maküla dejenerasyonunu önleyebilir, ayrıca bazı kronik
hastalıkları da önleyerek ömrünüzü uzatabilir.
Kilo vermeye yardımcı
olur
Lesitin, etkili bir şekilde kolesterolü azaltabilen,
karaciğer fonksiyonunu artırabilen ve sağlıklı sindirimi kolaylaştırabilen, arı
sütünün bileşenlerinden biridir. Tüm bunlar kilo vermenize yardımcı olabilir.
Metabolizmayı
güçlendirir
Arı sütünün insanların üretemediği gerekli amino
asitlerin 8'ini içermesi, onu çok önemli bir besin kaynağı haline
getirmektedir. Bu 8 amino asitin elde edilmesi zor olabilir, ancak vücutta yeni
proteinler oluşturmak ve metabolizmamızın düzgün şekilde çalışmasını sağlamak
için gereklidir. Arı sütü bu nedenle, hücresel rejenerasyonu, kemik gücünü
artırabilir, kas gelişimini ve büyümesini hızlandırabilir, ve vücudumuzdaki
hormonal / enzimatik süreçleri optimize edebilir. Bu da yaşam tarzımıza
sağlıklı destekler sağlar.
Arı Sütünün Zararları
Arı sütü çok ciddi hatta ölümcül alerjilere neden
olabilmektedir. Özellikle arı zehrine veya arı ürünlerine alerjisi olanların
uzak durması gereken bir besindir.
Kronik rahatsızlığı olanlar, hamileler doktora
danışmadan kesinlikle kullanmamalıdır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder