Anjiyo Çeşitleri, örneklerini vermeden önce anjiyo yapılmasına neden olan hastalıkları ve sebeplerinden söz etmek gerekir. Bazı insanlarda genetik hastalıklardan kaynaklanan veya anne karnında meydana gelen hastalıklardan dolayı damarlar olması gerekenden biraz daha açık veya kapalı halde oluşur.
Bunların yanında doğumsal anormallikle extra oluşan damarlar da anjiyo ile kapatılmaktadır. Anjiyo ile açılıp kapatılabilen damarlar için gerektiğinde ameliyatta yapılabiliyor.
Anjiyo Gerektiren Rahatsızlıklar:
- Kalp hastalıkları
- Damar hastalıkları
- Beyinde damar tıkanıklıkları
Yukarıda da bahsettiğimiz gibi farklı çeşitlerde damar hastalıkları oluşabilmektedir. Kalbe giden damarlarda oluşan tıkanıklıkları açmak için uygulanan anjiyonun iki çeşidi bulunmaktadır. Birincisi, pis kanı temizlenmeden dolaşmasına neden olan doğuştan açık damarı kapatma sistemidir.
Kasık da bulunan ana damardan kamera sistemi ile girilmek suretiyle açık olan damara koil ve benzeri kapatıcılar atılarak damarın kan geçişi engellenir. Kapalı olan damarın açılması için ise yine aynı sistem kullanılır fakat bu defa balon sistemi ile kapalı olan damar açılır. Kamera sistemi ile kapalı alana yaklaşılır ve tam kapalı alanın duvarında patlatılmak üzere balon atılır.
Anjiyo Nasıl Yapılır:
Hastanın yaşına bağlı olarak kimi hastalarda anestezi verilmeden girilecek bölge uyuşturulur ve işlem başlatılır. Küçük bir kamera ile damara girilir ve bu kameranın görüntüsü ana ekrana verilerek doktorların çalışması sağlanır. Çeşitli isimleri bulunan medikal malzemeler kullanılarak tedavi edilir. Anjiyo işleminin normal şartlarda ki süresi 15 ila 30 dakikadır. Bu süre sadece işlem süresidir.
Bekleme veya ayıktırma süresi bu süreye dahil değildir. Çocuklarda ise durum farklıdır. Çocuklar kımıldayıp doktorlara engel olabileceği için anestezi kullanılır. Bu durumda ise süre iki katına çıkar. Anjiyo işleminden sonra hastalar kendinde ve bilinç açık bir şekilde çıkarlar.
Hastalar çıktıkların da kasık bölgesinde bir kum torbası bulunur. Bu torbanın kullanım nedeni ise açık olan damarın kapanması ve olabilecek kanama riskinin ortadan kaldırılmasıdır. Kum torbası hastalarda 3 ila 6 saat boyunca bekletilebilir.
Anjiyo Çeşitleri:
Anjiyo yapılmadan önce birçok tetkik istenir ve sonrasında birçok doktorun kararı ile anjiyo kararı alınır. Kişide anjiyo yapmaya engel bir durum olmadığına karar verildiğinde anjiyosu yapılır. Bilek bölgesinden girilen ile kasık bölgesinden girilen anjiyo sisteminin ikisi arasında ki farkı çok azdır. Eski sistemde kasıktan girilirken çok yeni olmak üzere şimdilerde ise bilekten girilerek yapılmakta.
Anjiyo Çeşitleri Nelerdir?
Koroner anjiyo, kısaca anjiyo olarak da bilinir (bazen anju olarak telaffuz edilir ancak bu yanlıştır), en sık yapılan kardiyoloji tetkiklerinden biridir. Kalp damarlarını görüntülemenin 2 çeşidi vardır:
- Koroner BT anjiyografi (Sanal anjiyo)
Ayrıca anjiyonun giriş yerine göre de 2 çeşidi vardır:
- El bileğinden
- Kasıktan
Bilekten anjiyo ile ilgili yazımıza göz atarak daha fazla bilgi edinebilirsiniz.
Koroner BT Anjiyo (Sanal Anjiyo) Nedir?
Tomografi cihazı kullanılarak yapılan ve kalbi besleyen koroner damarları görüntülemek için kullanılan modern bir tetkiktir. En büyük avantajı tomografi ile yapılıyor olması, kateter kullanılmamasıdır. Zayıf özellikleri ise görüntü kalitesinin (çözünürlüğün) gerçek standart anjiyodan çok düşük olması ve verilen radyasyon miktarının yüksek olmasıdır. Ancak standart anjiyodan korkan hastalar için iyi bir alternatiftir.
Rutin bir test olarak önerilmemektedir. Mutlaka kardiyoloji uzmanının önerisiyle yapılmalıdır. Çünkü verilen radyasyon ve kullanılan kontrast miktarı az olmadığı için yan etkileri mutlaka dikkate alınmalıdır.
Koroner BT anjiyoda kola konulan bir damar yoluyla kontrast madde denilen boya maddesi verilir ve tomografi ile saniyeler içinde görüntüler alınır. İyi bir görüntü elde edebilmek için nabzın 70/dakikadan daha yavaş olması gerekmektedir. Nabzı yüksek veya aritmisi olan kişilerde görüntü kalitesi yeterli olamayabilir.
Standart (Konvansiyonel) Anjiyo Nedir?
Kateter kullanarak el bileğinden veya kasıktan koroner damara ulaşarak yapılan anjiyo işlemidir. Kontrast madde verilerek ve X-ışını kullanarak görüntüler hareketli olarak dijital olarak kaydedilir. Hareketli görüntü olması nedeniyle sineanjiyografi olarak da adlandırılır.
Görüntü kalitesi (çözünürlüğü) çok iyidir. Kullanılan radyasyon ve kontrast madde de oldukça düşüktür.
Kalbi besleyen 3 büyük koroner damar vardır. Bunlardan 2 tanesi sol taraftan sol ana koronerden köken alır. LAD ve CXA olarak adlandırılır. Diğer koroner damar sağ taraftadır ve RCA olarak adlandırılır. Bu damarların hepsi tüm ayrıntıları ile koroner anjiyoda görüntülenir.
Koroner Anjiyonun Faydaları Nelerdir?
Koroner anjiyonun en büyük faydası koroner damarda var olan kritik bir darlığın kalp krizine veya enfarktüse neden olmadan saptanmasıdır. Nefes darlığı veya göğüs ağrısı gibi şikayetlerle başvuran hastalarda altta yatan nedenlerden en önemlisi kalp damar hastalığıdır. Kardiyologumuz bu şikayetleri değerlendirdikten sonra ileri tetkik için sizden anjiyo isteyebilir. Gerçekten koroner damarınızda darlık veya tıkanıklık saptanırsa teşhis netleşmiş olur. Bundan sonraki adım bu darlığın hangi yöntemle tedavi edileceğine karar verilmesidir. 3 tür tedavi mümkündür:
- Koroner anjiyoplasti (balon) ve stent
- Koroner bypass ameliyatı
- İlaç tedavisi
Doktorunuz anjiyo filminize göre hangi tedavinin sizin için daha uygun olduğuna karar verecektir. Burada yaşınız, risk faktörleriniz ve klinik bulgularınız çok önemlidir. Bazen bypass veya stent arasında kararsız kalınabilir. Özel puanlama metodları hangi yöntemin daha iyi olabileceğine dair fikir verebilir. Ancak en önemli karar verdici faktör tecrübeli bir girişimsel kardiyoloğun değerlendirmesidir.
Kalp hastalıkları dünyanın 1 numaralı ölüm nedeni olduğu için teşhisin erken konması oldukça hayatidir. Bu konuda koroner anjiyonun katkısı büyüktür.
Anjiyonun Riskleri Nelerdir?
Anjiyo tecrübeli ellerde ve uygun malzemelerle yapıldığında riski oldukça düşüktür. Koroner anjiyonun artık el bileğinden de rahatlıkla yapılabiliyor olması bu riskleri daha da azaltmıştır.
En sık karşılaşılan riskler anjiyo giriş yerinde kanamalardır. Kasık bölgesinden yapıldığında bu ihtimal daha yüksektir. İşlemden sonra erken fark edildiğinde sadece hafif bir morluk oluşmaktadır. Ancak fazla kanama olduğunda hematom denilen büyük şişlikler oluşabilmektedir. Nadiren bu kanama kasık bölgesinden ziyade batın içine de olabilmekte ve bir operasyon ihtiyacı olabilmektedir. El bileğinde kanama çok nadir görülmekte, göz önünde bir bölge olduğu için kanama hafif bir basınç ile rahatlıkla kontrol altına alınabilmektedir.
Diğer bir risk pıhtı oluşmasıdır. Ancak günümüzde anjiyo ve stent işlemleri kan sulandırıcı ilaçlar eşliğinde yapıldığı için bu ihtimal oldukça düşüktür.
Koroner damarın yırtılması riski modern ve uygun malzemelerle ve tecrübeli ellerde oldukça düşüktür. Bazı koroner damarlar çok kireçli ve kırılgan olabilmektedir. Bu nedenle işlemin titizlikle yapılması bu olasılığı azaltacaktır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder